Ali Rüzgar'ım canımın ta kendisi,
Yeni yaşın güzellikler getirsin annem. Çok sağlıklı, çok mutlu, çok başarılı yılların, yaşların olsun. Karşına çıkan insanlar hep yüzünü güldürsün. Bu sefer yazıma dileklerimle, dualarımla başlamak istedim. Zaten en çok ne için dua ediyorsun deseler, evladım için derim. Tüm dualarım, dileklerim senin için sen iyi ol, gerisi çok da önemli değil. Sen iyiysen ben zaten iyiyim. Dün gece rüyamda seni doğurduğumu gördüm. Sabah seni okula hazırladım, birlikte servisi beklerken bahsettim. Gözlerini kocaman açarak;
-Anne nasıl bir tesadüf bu inanamıyorum, bugün doğum günüm ve sen dün gece beni doğurduğunu mu gördün? gerçekten çok acayip.
-"Oğlum bin kere gelsem dünyaya bin kere seni doğurmak isterim, bin kere de seni doğururum" dedim.
-"Anne lütfen ölme bin kere doğmana gerek yok, beni doğdum zaten" diye cevap verdin.
Çok ama çok tatlısın Ali Rüzgar:) Senin yaşlarındayken bir anda aklıma gelir ağlardım. Allahım nolur anne babama bir şey olmasın diye. En büyük korkumuz sevdiklerimize bir şey olması, seni o kadar iyi anlıyorum ki.
Sonra seni okula yolcu ettim ve işe gelmek için yola çıktım. Haftanın üç günü ofise gelmeye başladık, tahminen yeni yılda eski sisteme geri dönüp haftanın beş günü gelmemizi isteyecekler. Esnek çalışma şistemi bana, sana, ailemize çok iyi gelmişti. Her şey çok daha dengeliydi ve ben gerçekten çok daha mutluydum. İnsanın para kazanmak için çalışması ve bunun bir gününün yol ile birleştiğinde %50sini alması gerçekten yorucu. Bunu farklı yollar bularak düzeltmeyi çok istiyorum. Umarım başarabilirim.
Sen de artık 4.sınıf öğrencisisin, anaokulundan beri gittiğin Okan Ataşehir son anda pat diye kapanınca öğretmenini çok sevdiğin için o nereye giderse oraya gitmek istiyorum dedin ve şimdi hayatında da bir ilk olan okul servis ile Şerifali'de bir okula gidiyorsun. Çok erken uyanmak -ki gerçekten erken :( 06:20- doğal olarak seni zorluyor. Çünkü ben özellikle bu konuyu düşünerek hep eve yürüme mesafesinde yerleri seçenek olarak kullanmıştım. 4.sınıfa kadar okula hep yürüyerek gidip gelmeye alışık olan sen, şimdi servisle gitmeye alışmaya çalışıyorsun.
Günün geneli, okul sonrası anneanneye geliş, ben işten gelince eve geçiş, patili kardeşin Pofi ile oyunlar, ıpad ve ps oyunlarına düşkünlüğün baban ve benim bunların sınırlarını kontrol etmeye çalışmamız, ödevler, sana kitap okuma ve oyuncakların ile daha fazla zaman geçirmeni hatırlatmalarımız, akşam yemeği, çok az boş vakit ve yatma saati olarak tamamlanıyor. Hafta sonları bir nebze birbirimize daha çok vakit ayırma fırsatımız var. Bu sene henüz hafta sonu bir kurs vs. gibi bir şeyin olmadığı için daha rahat geçiyor.
Anneanne düşkünlüğünü anlatmamız mümkün değil :) Dayın bu ayın başında nişanlandı, senin endişen ise ya ileride başka bir torun olursa ve onu senden daha çok severlerse :))) Kimseleri paylaşamayan yavrum benim, hala minnacık bebeksin sen ya. Öte yandan öyle ince düşüncelisin ki haftasonu sabah benden önce uyanırsan salonu, mutfağı toparlayıp anne bak sana sürpriz yaptım günaydın diye uyandırıyorsun beni :) Sen varsan her sabah günaydın zaten annem. Benim parıl parıl parlayan gün ışığım iyi ki varsın.
Annesinin balıdır, bir tanecik canıdır, bir tane, bir tane, başka yok, başka yok, benim oğlum bir tanem... Umarım bunun melodisini hiç unutmayız
Seni çok seviyorum, yeni yaşın kutlu olsun balım
Annen
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder