Rüzgarım,
Blogu artık sadece sana doğum günlerinde mektup yazmak, bugünler geçmiş olduğunda, okumak istersen, sana bizi anlatmak için kullanıyorum. Umarım hoşuna gider ve annem iyi ki yazmış dersin...
Geçtiğimiz pazar günü doğum gününü, evimizde, arkadaşlarının katıldığı eğlenceli bir partiyle kutladık. Partinin sonuna doğru yorulup mızıkçılık yapsan da, gelen hediyelere "hep kıyafet almışsınız" deyip ağlasan da, "pastamın tadını sevmedim anne ama görüntüsü güzelmiş" desen de, (sipariş ettiğimiz pastanın skandal görüntüsünü gördükten sonra süslerini çöpe atıp, son anda renkli bonibonlarla tekrar süsleyen anne gururu içerir.)
5 yaş doğum günün kutlu, çok mutlu olsun benim canım oğlum.
BEŞ koskoca beş :)
Bana göre en zorlu yaşlarından biriydi. Herkes bana kendi çocukları ile yaşadığı terrible two, üç yaş sendromu, dört yaş bunalımı ve çeşitlerini anlatırken; zor herhalde diye düşünüp, öylece bakardım. Meğer tüm sendromları beş'e saklamışsın. Her sene tekrar tekrar uğraşmayalım, beş olunca paket halinde veririm anneme, babama demişsin. Allahım o ne direnmeler, o ne ağlamalar, o ne sinirlenmeler. Hepsini bu sene tattık, eline, koluna sağlık. Tadından yenmedi valla o derece.. Kıyaslamak, ebeveyn -çocuk dünyasında yasak olsa da, kaç senedir bu ve benzerlerini çeken aileleri düşününce, neyse biz en azından, ilk defa, bu sendrom şeysini yaşıyoruz diyoruz. Sonuçta bu da bir, kendi kimliğini yaratma durumu. Hoşgelmiş, sefa gelmiş, senden gelen her şeye razı bu gönül.
Bu yaşının yeniliklerini anlatmam gerekirse; yarım konuşma kısmını artık bitirdin. Çok az kelime hariç hemen hepsini düzgün telaffuz edebiliyorsun. Asla bir kardeşin olmasını istemiyorsun. Hiç gerek yokmuş :)...Sonra neden bana kardeş yapmadınız dersin diye bunu da buraya not edelim. Hala büyümeme isteğin devam ediyor. Hatta doğum gününe hazırlanırken, babana, altıya girmem artık tamam yeter demişliğin bile var. İlkokul hazırlığa, yani eski adıyla anasınıfına, yeni bir okulda başladın. Bazen okuldan bir şeye çok üzülmüş, çok kızmış gelebiliyorsun, kucağıma alıp sarılıp söz bestesi bize ait olan :) annesinin kuzusu şarkımızı söyleyince öyle bir sakinleşiyorsun ki sanki mucize.. Seni her sefer böyle sarıp sarmaladığımda, içimden kendi kendime tekrar ediyorum; lütfen, lütfen her zaman işe yarasın, tüm yaralarını, hayal kırıklıklarını, üzüntülerini böyle geçirebileyim.
Annen olarak hem koruyucu meleğin olmak, hem senin kendi kendine başardığını görmek istemek, kendi kanatlarınla uçtuğunu görmek en güzel hayalim. "Bugün seni ne üzdü anlat bakalım bana" diyebilen, beş yaşında olup, kocaman yürek taşıyan oğlum; sanma ki sadece ben seni sarıp sarmalıyorum. Sen bana nasıl ilaç oluyorsun tarif edemem. O şefkatin bana nasıl iyi geliyor anlatamam. İyi ki varsın, iyi ki benim dünyamsın...
Seni çok seviyorum
Annen
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder